bayadır 3d izlemiyordum. tv'nin de kapasitesiyle alakalı ama avatarın falan 3d olayları daha güzel görünüyordu. bu film çok daha yeni olmasına rağmen 3d efektleri o kadar tatmin edici gelmedi. genel olarak görüntüler güzel, aksiyon sahneleri falan çok tatlı ama o kadar işte. filmde başka bir şey yok gibi. senaryo yok, derinlik çok az, kötü adamın durumu biraz sıkıntılı, müzik yok sayılır. arada kahramana uygun hafif batı rock'ı katıyor gibiler ama çok olmamış. baş roldeki tip game of thrones'ın khal drago'su komikli rol istemiş de bu filme denk gelmiş gibi. kötü değil ama bana dövüşleri dahil hep aynı stil gibi geldi. böyle mi oluyor yani? nicole kidman şaka gibi olmuş. gençleştirme uygulamışlar herhalde. olmamış abi. en beğendiğim oyuncu dolph lundgren idi. vurdulu kırdılı filmlerden, balıklı filmlere geçmiş. hakkını vermiş.
--- spoiler ---
.esas kahramanın çocukluğu daha iyidi. büyük çocuklar buna zorbalık yaparken, akvaryumun içinde balıklar bunu koruma geliyor ya o sahne en güzel sahne nerdeyse. sonra elini kaldırıp hepsini sakinleştiriyor. sonra da şak diye aquaman oluyor. esasında bu süper kahramanların, hele ki yeni süper kahramanların şak diye dünyayı kurtarmasındansa süper kahraman oluşları daha güzel olabilirdi. çocuk halinden, eğitim seanslarına şuna buna giderlerdi. şimdi hepsini kısaca geçmişler. denizaltıda aksiyona geçmişler. orada biraz zaten tadım kaçtı.
.sonra hepsini dövüyor işte, doğru düzgün yaralanmıyor bile. bir tane zenci var, babasının da ölümüne sebep oluyor. o zenci salağı 100 dizidindeki tipti sanırım. oğlu da kendini aquaman'i öldürmeye adamış. aquaman ne lan? ismini bile beğenmedim. devamlı o salakla dövüşüyorlar. diğerleri çok daha kuvvetli düşman ama buna atlantis teknolojisi sağlıyorlar. ikinci film falan olursa, o da olacak gibi. hiç hoş değil.
.atlantis olayı biraz idare eder ama bunu da hızlıca geçtiler. vakti zamanında çok iyilermiş. hırsları yüzünden suyun altındaki uygarlık olmuşlar. o zamanın kralı mızrağı ile buna sebep olmuş, sonra da saklamışlar mızrağı. bir tane koca yaratık koruyormuş.
.mızrağı bulmak için önce çöle gittiler. devamlı bir aksiyon ile gidiş var. çölün altında büyük mekanın içinde su şişesine saklanmış ipucu buldular. hazine avına döndü olay. sonra italyaya gittiler. orada tam mekanı buldular derken diğerleri geldi, büyük bir kargaşa koptu, çatılarda kırılmadık kiremit bırakmadılar.
.sonra gemi yolculuğuna çıktılar. denizlerin dibine yirmi bin fersah daldılar. şu işaret fişeği denizin dibinde de yanıyor mu arkadaş? onla daldılar, eski uygarlıklar diyarlarına denizin içinden nasıl geçtiler anlayamadım ama mızrağın saklı olduğu mekana geldiler. anası da oradaydı.
.anasıyla başlamıştı zaten film. kraliyet ailesinden, denizden kaçıp deniz fenercisi babası ile tanışmış. sonra bir adet gayr-i meşru çocuk yapmışlar. bundan kral olur mu zaten? hepimiz buna götümüzle güldük ama kaslıysa olsun demişler.
.mızrağı koruyan büyük dostumuz da aynı şeyi söyledi. neyse ki onunla salak bir dövüşe girmediler. ben en başta konuşurlar diye ummuştum ama bir iki fiskeden sonra hemen konuşmaya başladı. o konuşma sahnesi de güzeldi. sonra mızrak ve parlak kaslı zırlı ile kral oldu. ondan gerisi çabuk geldi.
.bu denizliler önce içlerinde savaş başlatmışlar. hepsi birlikte yeryüzüne saldıracaklar. dertleri de denizleri çok kirletiyorsunuz falan filan. savaş olunca sanki kara kirlenmeyecek, kara kirlenince denize yansımayacak. bir mesaj verelim demişler ama bunu yapmak için saçmalamışlar. safkan atlantisli te eski bir dizi vardı american angels mıydı neydi, o dizinin elemanı bu roldeydi. esas kötüydü, herkesi öldürüyordu ama sonra anası çıktı geldi. seni yanlış yönlendirmişler dedi, olay kapandı. ulan adamın piçi olur anlarım da kadının piçi biraz saçma oldu. neyse işte öyle geldi geçti bir film daha.
--- spoiler ---