görüntüler, müzikler, oyunculuklar falan hepsi gayet iyi bir film. zombi filmlerinin bir kaç temel kurallarına uymamışlar ama virüs salgını filmi denebilir işte. senaryosunda bir sürü beklenmedik işler oluyor bu yönüyle de fena değil ama aynı zamanda bir sürü de yok artık buna nasıl dikkat etmezler, yok artık böyle saçmalık mı olur lan da dedirtiyor. bu iyi bir şey mi kötü bir şey mi karar veremedim ama izlenir her türlü.
--- spoiler ---
.bir kere çocuklar nasıl karantina bölgesinden kaçabilirler, nasıl güvenliktir. o kadar güvenlik ve askeri vurgu yaptıkları halde aynı zamanda amerikan askerine gönderme mi yapıyorlar yani, bu kadar beceriksizler falan diye.
.tamam çocuklar kaçtı, analarını da buldular iyi hoş, taşıyıcı olduğu belli olsun olmasın kurtulanlara uyguladıkları prosedür çerçevesinde nasıl odasının başına adam dikmezler. bu da pek bir saçma geldi.
.ufak tefek bir sürü şey var, bir umut ile devam ettirip o genetik farklılık göz meselesi üzerine vurgular yapıp sonunda dünyaya virüsün bulaşmış olması pek güzel. umut ettirip ettirip kötü son vermeleri yüzünden filmin değeri artıyor ama işte diğer ufak tefek senaryo hataları ya da kasıtlı işler diyelim can sıkıcı boyutta.
.bir de tabi temel zombi mantığı yerine agresifleşen insan mantığı mı yapıyorlar nedir, 28 days later mıydı neydi onda da öyle bir şey oluyordu sanki ama öfkeden karısının gözüne parmak sokacak kadar delirmiş bir insan nasıl kapalı bir kapıyı açabilir, nasıl insan takip edebilir falan bunlar pek olmuyor tabi.
.bizim stargate universe'den raş, once upon a time'dan mr.gold rollerindeki gri amcamız bu filmde de gri bir karakterde, karısını kurtarmaya cesaret edemiyor. korktum diyor falan, gerçekçi vurgular ardından çat hastalık bulaşmasından korkmadan ısırıldığını gördüğüm dediği karısını öpüyor ve zombi oluyor. hem garip hem iyi bilemedim.
.ayrıca bir gün önce the avengersdaki okçu emmi burda da çıktı piyasaya, üst üste iki filme denk gelmesi de garip oldu. pek beğenmediydi o filmde ama bunda baya iyi durumdaydı kendileri. yine keskin nişancı, adamın tipinde var herhalde bu meslek.
--- spoiler ---
--- spoiler ---
.bir kere çocuklar nasıl karantina bölgesinden kaçabilirler, nasıl güvenliktir. o kadar güvenlik ve askeri vurgu yaptıkları halde aynı zamanda amerikan askerine gönderme mi yapıyorlar yani, bu kadar beceriksizler falan diye.
.tamam çocuklar kaçtı, analarını da buldular iyi hoş, taşıyıcı olduğu belli olsun olmasın kurtulanlara uyguladıkları prosedür çerçevesinde nasıl odasının başına adam dikmezler. bu da pek bir saçma geldi.
.ufak tefek bir sürü şey var, bir umut ile devam ettirip o genetik farklılık göz meselesi üzerine vurgular yapıp sonunda dünyaya virüsün bulaşmış olması pek güzel. umut ettirip ettirip kötü son vermeleri yüzünden filmin değeri artıyor ama işte diğer ufak tefek senaryo hataları ya da kasıtlı işler diyelim can sıkıcı boyutta.
.bir de tabi temel zombi mantığı yerine agresifleşen insan mantığı mı yapıyorlar nedir, 28 days later mıydı neydi onda da öyle bir şey oluyordu sanki ama öfkeden karısının gözüne parmak sokacak kadar delirmiş bir insan nasıl kapalı bir kapıyı açabilir, nasıl insan takip edebilir falan bunlar pek olmuyor tabi.
.bizim stargate universe'den raş, once upon a time'dan mr.gold rollerindeki gri amcamız bu filmde de gri bir karakterde, karısını kurtarmaya cesaret edemiyor. korktum diyor falan, gerçekçi vurgular ardından çat hastalık bulaşmasından korkmadan ısırıldığını gördüğüm dediği karısını öpüyor ve zombi oluyor. hem garip hem iyi bilemedim.
.ayrıca bir gün önce the avengersdaki okçu emmi burda da çıktı piyasaya, üst üste iki filme denk gelmesi de garip oldu. pek beğenmediydi o filmde ama bunda baya iyi durumdaydı kendileri. yine keskin nişancı, adamın tipinde var herhalde bu meslek.
--- spoiler ---