16 Ocak 2022

Tenet

 

sıkıntılı bir film. nolan abimiz kasten böyle yapmış, üzerine çok uğraşmış, filmin ismi, karakterler isimleri, falan ileri geri okunuşu aynı olan kelimelerden seçilmiş, böyle bir şey varmış yani. detayları da çok iyidir, ona şüphe yok ama takılma bunlara, anlamana gerek yok muhabbetleri olduğu için dakikasında filmden soğudum. anlamaya gerek yoksa niye izliyoruz ki? esas konunun ve esas kötünün de zoraki olduğunu düşündüm, hele hele dünyayı kötü kullandınız diye böyle bir şeyler yapılma mesajı esas kötüye hiç yakışmadı, alakalı biri olsa yine biraz olsun tamam diyebilirdim ama esas kötü, film için çok önemli... müzikleri kasten böyle yapılmış, diyaloglar aynı şekilde kasten, hiçbirini beğenmedim. görüntüler bir yerden sonra kendini tekrar ediyor (güldüm bak buna), filmin amacı bu denemez.

--- spoiler ---

.filmin en iyi olayı entropi mevzusu. bunu tersine alırsak olaylar bu şekilde olabilir diyor. ufuk açıcı kısmı bu, keşke bunu anlatan ve diğer hikayenin çok daha az olduğu bir senaryo yapsalarmış. yine dünyayı kurtarsınlar, yine esas kötü böyle olsun ama entropinin geri alınması nasıl oldu? evirtilme midir nedir? bunu kim nasıl becerdi? yaptıkları aletler ne işe yarar, bundan insan nasıl geçebiliyor? tüm dünyayı nasıl evirtecek falan? ne bileyim hiçbir şey açıklanmıyor bu konu hakkında.

.filmin başını sonuna bağlayıp standart şekilde anlayın lan diye bitirmişler. aletin parçalarını dağıtıp tekrardan başladıkları yere dönmüş oluyorlar aslında ama ona takılmamışlar. hintli karı olayını hiç anlamadım, onu araştırırken olaylar gelişti, orada kaybettiysem üzüldüm bak.

.esas kadın ve esas adamın arasındaki romantizm inanılmaz saçma olmuş. kasten yapılmış ama ne gerek varmış? ne alaka diyor insan, zaten esas adamın seçimi de çok kötü. adamlar söylediklerine inanmıyor, en büyük sıkıntısı bu. oyuncular söylediklerine inanmayınca biz nasıl inanalım ki? adama diyorlar ki bu mermiyi sen atmıyorsun yakalıyorsun, diyor özgür irade ne olacak? lan biraz şaşır.

.geçmişe dönüp dünyayı yok edince büyük baba paradoksuna da geliyoruz, onu da geçiyorlar, paralel evrene geçeriz falan diye geçiştiriyorlar, oldu bu kadar basitse bütün zaman yolculuğu filmlerini yapalım. ha bunlar zamanda yolculuk etmiyor de geriye gidiyor sadece, geriye giderek olayları çözme kısmını da anladığımı söyleyemem, parçanın bulunması arabadan düşüşü, derken kendi ile dövüşmesi falan çözüm kısmıydı ama yine de net bir şey yok. anlamadık ama hissettik tamam.

.birçok yerde lan bu nasıl nefes alıyor, bu evirtilmişti, nasıl yani diyorsunuz. bazısı maskeli bazısı değil, ya da en önemli sahnede kendisi ile dövüşürken maskeli ama az sonra düşüyor maske, hadi maskeden göremiyor ama maskeli olan niye dövüşüyor? karşılık mı veriyor nedir? buraları da hiç anlamadım. filmin esas olayları hep bunlar, öyle geçilmiş gidilmiş gibi.

.esas kadın ve çocuğu ilişkisi de saçmaydı, özgürlüğe atlayış falan komikti. adamı öldürüyor, erkenden öldürdüğü için dünyayı tehlikeye atıyor, hepsini geçiştiriyorlar. diyaloglar yüzünden hep böyle belki de bilemiyorum.

.entropi kısmına şaşırıp vay güzel film olacak diye umutlanıp iki dakika durmayan aksiyon ve müzikle saçma sapan bir yere gittiğini görünce üzüldüm. aksiyonun bu derece kullanılmasının iyi bir tarafı yok. göz boyama sadece yani.

--- spoiler ---