--- spoiler ---
.kalmış şurada üç bölüm yine aynı hikayeler. cadı hikayesi ve cadı kardeşleri ile geliyorlar. dalga geçiyorlar bir de, neymiş efendim castiel telefonunu atmış da ona ulaşamıyorlarmış da işe çıkmaları lazımmış. anaları da ortada yokmuş.
.bir de ingiliz harflerin adamları meselesinin de bokunu çıkaracaklar. ketch malı ile dövüştükten sonra sen nasıl bayıltmazsın arkadaş, tamam öldür demiyorum ama en azından bayıltman gerekirdi. sonra çekip giderdi sıkıntı olmazdı. şimdi baştaki ingiliz karı geldi, sam'e işkence yapan salak karı, tekrar aynı muhabbete döndük.
.arkaplanda da lucifer var. olacak iş mi? lucifer'den bıkmadık ki, tutsunlar crowley ile muhabbet etsinler, her bölüme on dakika koysan bile yeterli. bu salak saçma cadı muhabbetlerini kaktırmalarından iyidir.
.bir de cadı kardeşlerin birbiri ile olan muhabbetini yapıyorlar. anaları ölüyor. cadı oğlan anlaşmayı kabul edecek, dean müdahale ediyor. sonra ben kimim ki kardeşini anasını kurtarmasına karışıyorum diyor. iyi diyor de işte olmuyor.
.kendileri yapınca bir şey yok, başkası yapınca olmuyor. neyse ki kardeşini kurtardı. kendi ruhunu sattı (aynını bizim mallar da yapmıştı aslında) ve öylece bölüm bitti. gereksizdi, daha da gereksiz oldu, yetmedi sonra tekrar bunların muhabbetine gelecekler. bir on üçüncü sezon olursa tabii.
.ingiliz harflerin insanı da ayrı bir şaka oldu. kadının çocuklarını gözlüyorlar, sonra efendim bir kapı açılıyor ve mary içeri dalıyor. lan görmez mi insan evladı? zaten mick'in cesedini hala kaldırmamış olmaları ayrı bir salaklık, yok efendim e-posta atmaları ayrı. bu kadar zaman nasıl çok başarılılarmış, ben anlamadım. ketch salağı bir yerde tereddüt eder dedim ama bilemedim. ağır mal hepsi.
--- spoiler ---