pek bir hoş film aslında... bu koreliler insanı üzüyor, filmin sonunda iyice gözyaşlarını sel etmişler ama gelişinde o kadar hüzünlü değil. en azından komikli geliyor. biraz eğlendirsinler iyi gelir diyorsun, şak diye üzüyorlar. tipleri, aksiyonları, animasyonları falan beğendim. hayvanları pek yapamıyorlar, kedidir, domuzdur, onlar pek bir şeye benzemiyor. uçuş kaçış aksiyonları güzel olmuş. mevzu ölümden sonraki hayat olunca ilgi çekici olmuş. bir taraftan herkesin başına gelebilecek dramlardan esinlenmişler. altına ağır aile dramı başmışlar ama adamlar bundan para kazanıyor. o taraflarda bunlar çok tutuyor demek. müzikleri hiç beğenmedim. standart aksiyon kafa ütüleyici müziklerini kaktırmışlar. çok nadir hoş müzikler vardı. bir iki tane hüzünlü melodi işte.
--- spoiler ---
.öldükten sonra 49 gün çeşitli başlıklardan yargılanırmışız. bunlardan anlının akıyla çıkan tekrar reenkarne olabilirmiş. tabii bu uzun yıllardır olmayan bir hadiseymiş. üç tane tip, yeni ölen bir arkadaşa rehberlik ediyor. onlar da 49 tane abide bulursa, onları reenkarne ederse, kendileri de reenkarne olacakmış. durum bundan ibaret.
.bir tane itfaiyeci ile başlıyor. aksiyon dolu bir olaydan sonra adam şak diye ölüyor, küçük kızı kurtarıyor. öldüğünü falan anlamadan yargılamalar başlıyor. rehberlik eden tipler eğlenceliydi.
.yargılandığı başlıklar esasında herkesin başına gelen şeyler. doğru düzgün insanın altından kalkamayacağı şeyler. adam tüm hayatında insanlara yardım ettiği için çabucak halleder diyorlar ama bir sürü sıkıntı çıkıyor.
.tabii savcılık makamındaki şoparlar çocuklara yalandan yazdığı mektupları bile gündeme getiriyor, bunlardan yargılanıyor. bir şekilde diğerleri savunup onu kurtarıyor.
.en sıkıntılı olay geriden kalan kardeşin, askerde çok saçma sapan bir şekilde ölmesi yüzünden intikamcı ruh olması hadisesi oluyor. rehberlerin patronu (tipini gördüğümüz bir eleman artık) gerçek dünyaya gidip olayları halletmeye çalışıyor ama bu sefer dramlar büyüyor.
.geride kalan askerdeki oğlu kayboldu diyorlar. eleman ölmüş ama bunu yanlışlıkla sarılacağım diye öldüren asker arkadaşı intihar ediyor. patrona onu kurtarması karşılığında onunla geleceğini söylüyor. tabii annesinin pislik üst rütbeli bir tip tarafından itilip kakılıp, yığıldığını görünce ortalıp katıp karıştırıyor.
.o sırada abisi diğer tarafta annesi hasta iken onu, kendini ve kardeşini öldürme planı yaptığı için yargılanıyordu. bundan kurtulamaz artık diyoruz. cezası neyse çekeceğim diyerek gözyaşlarına boğuluyor. diğer tarafta da ölen diğer kardeş, annesinin rüyasına girip bir şekilde hepsini affettiğini söylüyor. tabii ki pek yürek burkucu bir hadise. resmen süper avukatlık yapıyorlar. zaten mevzu da bu oluyor bir yerden sonra.
.bu patron elemanın gerçek dünyadaki aksiyonu da çok iyi yapmışlar. öte dünyadaki görüntüler de gayet iyidi. hepsi bilgisayar efekti ama bir çoğu gayet güzel duruyordu. arada dozu kaçırınca biraz sırıtmış ama izlerken çok fark etmiyor.
.film bitince de diğer filme göz kırpmışlar, bundan bir tane daha yapmışlar. abisi 48'di kardeşi de 49. abide olacak, onu da hallederlerse mevzu tamamlanacak diyerekten karşılarına çıkan orduya daldılar. onun sebebi de muhtemelen intikamcı ruh olanlar mekanın kapısından bile giremez muhabbeti idi. onları geçip gireceklerdir. o eleman da kendi çapında iyimiş ama bir sürü sıkıntı işte. zaten bir taraftan normalleştiriyorlar, diğer taraftan hepsinin içinde acayip keder var.
.annesi iyi bir anne olamadım diye üzülüyor. dilsiz kadın, büyük hastalık atlatmış. bu elemanlar kendi başlarına büyümüş. oğlan yangında kahramanca ölmüş, anasına artık pilavları tencerede unutup yakmasın diye alet almış, içine mektup da koymuş ama onu vermeden ölmüş. son kez göreydim diyerekten bunun meselesini yapıyorlar. en son pilav ve mektup anneye ulaşıyor. kadın bu kadar üzüntüde nasıl ayakta kalıyor belli değil ama güzel yapmışlar işte. pek dokunaklı hepsi.
--- spoiler ---