5 Temmuz 2016

Wayward Pines s01e01:

Where Paradise Is Home

bir tane daha yeni dizi, yaz geldi. takip ettiğim yaz dizileri falan bitmiş herhalde. stoklara alalım dedim. ikinci sezonu şu aralar geliyor gibi, yirmi bölüm yavaş yavaş biter artık. ağır gizemli, yukardan izlemeli senaryosu var gibi. gizemleri toparlayabilecekleri konusunda beklentim yok. yine de izlemesi hoş olabilir. niyeyse esas adama biraz kılım ama dizide idare ederiz gibi görünüyor. görüntülerdeki dağlar, arabalar falan bir miktar yapay gibiydi, belki konsepte uygundur bilmiyorum ama görüntüler öyle çok kaliteli değildi, müziklerinde de öyle farklı bir şeyler duyamadım. tiplerin çoğu tanıdık ama kalburüstü biri de yok gibi. senaryosunu ayrıca ilginç bulursam eklerim, bulmazsam da böyle kalır bu giriş kısmı.

--- spoiler ---

.araba kazasıyla başlıyoruz ama o da olmuş mu olmamış mı anlamıyoruz. gözleri kanlı, yamulmuş bir adam yürüyor, sonra doktor çağrılıyor. hastanede uyanıyor. ters bir şeyler var. doktor gelmiyor, bir şeyler eksik falan. kalkıyor gidiyor ama kasabada da bir sorun var.

.barda çalışan kadın bir adres veriyor. bedava hamburger falan da veriyor. adreste kasabaya bulmaya geldiği iki ajandan biri ölü duruyor. kendisi tanıdık bir tip. eskilerden olarak tipini görmeyeceksek adamı sadece ölü olarak kullanmışlar.

.sonra şerife gidiyor, yavşak yavşak dondurmasını yerken cevap veriyor. insan iyice kıllanıyor işte ama ne olduğu hala belirsiz. tekrar bara gidiyor, kızı bulamayınca olay çıkartıyor. bayıltıp tekrar hastaneye alıyorlar.

.beyninde kan birikiyor ameliyata alacağız falan diyorlar, veriyorlar yatıştırıcıyı ama buna adresi veren kadın geliyor kutarıyor bunu. derken uyanıyor, kıyafetleri giyiniyor ve tekrar kasabada dolanmaya başlıyor.

.aramaya geldiği diğer ajan kadınla karşılaşıyor. kendisiyle aynı zamanda minik bir aşk da yaşamışlar, ajanımızın geçmişine yönelik pişmanlıkları var. bir şeyleri engellese insanları kurtaracakmış da kurtaramamış falan filan işte.

.neyse kadını takip edip evine gidiyor. tanımadım seni falan ayağı yapıyor ama izleniyoruz diyor kısık sesle. hem görüyorlar hem dinliyorlar ama kasabada işlerin yolunda olmadığını anlatıyor. hastalığım mı tekrar etti diyor? ne demekse artık? ona da kafasını sallıyor. ne olduğunu anlamıyoruz. üstelik iki hafta önce gördüydüm seni 12 yıl nasıl geçti diyor? bunu da anlamıyoruz. zaman deneyi mi? kafasına mı girmişler? neyin deneyi? nasıl oluyor bunca iş? açıklayacaklardır herhalde.

.araba çalıp kaçıyor kasabadan ama dön dolaş yine aynı yere dönüyor. yolları ne diye yaptılarsa artık. ormanlara girip sınırına doğru ilerliyor. elektrikli teller, bariyerler falan derken arabasına dönüyor ve şerifle karşılaşıyor. bölüm orada bitiyor. kasabayı üstten görüyoruz. büyüklüğünü anlıyoruz.

.ha bir de arkadaşı bunu satmış, çok geç değilse geri almak istiyorum diyor ama minik boylu doktor abimiz hallettik diyor.

--- spoiler ---