The Signal
ilk bölüm itibariyle pek eğlendiğimi söyleyemem. hiçbir mevzuyu açıklamadan direkt olaylarla başladık, karakterler bunlar mı olacak? olay bundan mı ibaret olacak bilemiyorum ama yirmi küsür dakikalık bölüm bile uzun geldi, izlerken sıkıldım, ilgi çekici bir dünya anlatıyor, olaylar hoş çizilmiş, genel hali de hoş ama hikayesinde pek bir numara yok sanki.
--- spoiler ---
.biyolojik arkadaşlar ile makineler anlaşıyor gibi, yaşanabilir dünya arayan arkadaşların mahsur kaldığı bir gezegen, dışarda oradakiler ölmüştür, ölmedilerse işleri zor demeleri ile başlıyor. bir kısmı ölmemiş, bir kısmı gemide kalanlar da birbirlerine ulaşmaya çalışıyor gibiler.
.gemiyi acil iniş yaptırdılar, olayların nereye gideceği belli değil, bu dünyadaki tipler ne yapıyor? niye saldırıyor onun manası yok, tipler nasıl insan bünyesi ile uygun çalışıyorlar. bir kısmı uçmaya yarıyor, bir kısmı havayı süzüyor.
.bataryayı almak için girdikleri yerdeki olay korku filmi olayı, kız hayal gördü gibi gösterdiler ama bilemiyoruz hepsi karışık.
.minik yaratıklara beyin kontrolü yapan arkadaşlar çok garip, siyah sıvı ile beyin kontrolü yapıyor. ağaçta takılı kalan sakallıyı önce kurtardı sonra kölesi yaptı.
.üç takım var, diğeri de zenci velet ve robotu, onlara da büyük yaratıklar saldırdı, ekinler gitti ve hepsi gemiye doğru yürüyüşe geçti de hikaye ve diyaloglar çok yüzeysel.
--- spoiler ---