--- spoiler ---
.tanrıların hazinelerini uzaylılara bağladılar da pek bağlama çekemediler daha çok hazinelerin muhtevaları ve kayıp olmaları ile ilgilendiler. bakır levha diye bir şey varmış mesela, yok mısırdaymış, yok şurdaymış yok burdaymış derken içeriği konusunda tamamen sallamasyon olaya giriştiler.
.süleymanın yüzüğü meselesi ilgi çekiciydi biraz. kurandan destek aldıklarından mı böyle geldi bilmiyorum ama yüzük ile taşları falan kestiğini anlatıyor bizim dik saçlı. cinleri kontrol eden bir aygıt deniyor ama tabi cin dedikleri böyle bir şey de olabilir, adamlar haklı.
.yetmiyor sonra dünyanın dört bir yanında kayıp hazinere gidiyoruz. amerikanın bir yerinde aztland diye bir bölge varmış. orada kayıp aztek hazinesi olabilir imiş. iki tane hazine avcısı gösterdiler ki şaka gibilerdi. bir mağaranın başında güya bir çizim buluyorlar ve muhabbet ediyorlar.
.hindistanda yüksek mahkeme emri ile kapıları açılan bir mabedin hazinesi meselesinde de fena atıp tuttular. son kapıyı açamamışlar, üç bölmeli bir kapıymış. yılan başlı demirli falan olan kısmına geldiklerinde bir türlü açamamışlar. zorlayanlar da ölmüş. adamlar şehir efsanelerine sığınıyor artık. tabi şuraya kadar uzaylı bağlantısı da bu aletlerin hep uzaylı işi olduğu falan gibi bilindik meseleler idi.
.yunanistan'da da bir adet gizli hazine varmış. göbek taşı manasına gelen bir kelime, hemen yazamadığım için unuttum ne olduğunu ama çok da mühim değil. hristiyan roma bulup yok etmiş bu taşı ya da vatikan saklamış diyor abilerimiz. taş uzaylılar ile iletişim sağlıyormuş. bunu da bir adet kadin kadının kehanetleri meselesinden çıkarıyorlar. taştan duman çıkıyormuş, kadın kafa yapıyormuş ve hop kehanetler.
.sonuç olarak oldukça fason bir bölümdü. zaten bir çok hazine meselesine girmiştik. genel mantık zaten hep aynı. yeni bir şey getirmediler, tekrar edelim derken ayıp olmasın diye bir kaç konunun ötesini berisini açıkladılar o kadar. izlediğim en kötü bölümlerindendi.
--- spoiler ---